İstanbul Kız Kulesi İstanbul Kız Kulesi, neredeyse 2500 yıllık bir geçmişe sahip olup, İstanbul'un tarihine tanıklık eden önemli bir yapıdır. Antik çağlardan günümüze kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Eski Yunan, Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerini görmüş olan Kız Kulesi, birçok efsaneye de konu olmuştur. Kız Kulesi, İstanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük bir ada üzerinde kurulmuştur. Kız Kulesi'nin Tarihçesi Üsküdar'da Bizans döneminden kalan tek eser olma özelliği taşıyan Kız Kulesi, M.Ö. 24 yılına kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Marmara ve Karadeniz'in birleştiği noktada, küçük bir ada üzerinde yer almaktadır. Avrupalı tarihçiler bu kuleye "Leander Kulesi" adını vermektedirler. Antik Çağ Dönemi Kız Kulesi'nin adacık olarak anılması M.Ö. 410 yılına kadar uzanmaktadır. Bu tarihte Atinalı komutan Alkibiades, boğazdan geçen gemileri denetlemek ve vergi toplamak amacıyla bu kuleyi inşa etmiştir. Sarayburnu'ndan Kız Kulesi'ne kadar uzanan bir zincir gerilerek boğaz kontrol altına alınmıştır. M.Ö. 341'de Yunan komutan Chares, bu adaya eşi için bir anıt mezar yaptırmıştır. Roma Dönemi Ada üzerindeki ilk yapı, M.S. 1110 yılında İmparator Manuel Komnenos tarafından yaptırılmıştır. Şehrin savunması için iki kule daha inşa ettirmiştir; biri Kız Kulesi'nin bulunduğu yere, diğeri ise Topkapı sahiline. Bu kulelerin amacı ticaret gemilerinden vergi almak ve düşman gemilerini engellemekti. Bizans Dönemi Bizans döneminde zaman zaman tahrip olan Kız Kulesi, yeniden onarılmıştır. İstanbul fethedildiği zaman Kız Kulesi, Venedikliler tarafından üs olarak kullanılmıştır. Osmanlı Dönemi Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'un fethinden sonra kuleyi yıktırarak yerine bir kale yaptırmıştır. Kaleye yerleştirilen toplar, limandaki gemiler için etkili bir savunma aracı olmuştur. Osmanlı döneminde Kız Kulesi, savunma yeri olmaktan çıkarak bir gösteri yerine dönüştürülmüştür. Günümüzdeki Kız Kulesi'nin alt katının temelleri Fatih dönemine aittir. 1510 yılında İstanbul'da meydana gelen depremde şehir ve kule zarar görmüştür. Yavuz Sultan Selim döneminde kule onarılmış ve üzerine bir fener eklenmiştir. 1719 yılında fenerdeki yağ kandili nedeniyle yangın çıkmış ve kulenin ahşap kısmı tamamen yanmıştır. 1725 yılında Nevşehirli Damat Ferit Paşa tarafından detaylı bir onarımdan geçirilmiştir. Onarımda Kız Kulesi, kurşun kubbeli ve fener kısmı kagir ve camlı olarak restore edilmiştir. Osmanlı'nın çöküş döneminde Kız Kulesi yeniden savunma amaçlı kullanılmıştır. Daha sonra karantina hastanesi olarak kullanılmıştır. 1832-1833 yıllarındaki tadilat ile günümüzdeki şekli verilmiştir. Osmanlı-barok mimarisi uygulanarak mermer kısmına II. Mahmut'un tuğrası yerleştirilmiştir. Cumhuriyet Dönemi Kulenin çürüyen kısımları yıkılarak, İkinci Dünya Savaşı döneminde betonarme olarak yenilenmiştir. Kız Kulesi, 1959 yılında askeriye'ye devredilmiştir. Boğaz ve deniz trafiğini denetlemek için radar yerleştirilmiştir. 1965'te kapatılmıştır. 1983-1992 yılları arasında ara istasyon olarak kullanılmıştır. Tarihin izlerini taşıyan Kız Kulesi, günümüzde cafe ve restoran olarak hizmet vermektedir. |
Sibel
17 Mayıs 2024 CumaBence bu çok güzel sayfa bence bundan yazmalısınız
Cevap yazAdmin
17 Mayıs 2024 CumaTeşekkürler Sibel hanım, güzel yorumunuz için. Önerinizi dikkate alacağız.